Allah’a Tevekkül Etmek
esin-ti
Herhangi bir zorlukla, nefsinin hoşlanmadığı bir durumla karşılaşan bir mümin, herşeyi yaratanın Allah olduğunu düşünür, her olayda Allah’ın yarattığı kadere teslim olduğunu zikreder. Müminler için en güzel örnek Peygamberimiz (sav)’in sözleri ve tavırlarıdır. Bu nedenle müminler Peygamber Efendimiz (sav)’in tevekkülünü örnek almalı, her olayda Allah’ın yarattığı kadere teslim olduklarını zikretmelidir.
Kuran’da Peygamberimiz (sav)’le ilgili olarak anlatılan olaylarda onun tevekkülü ve Allah’a teslimiyeti açıkça görülmektedir. Örneğin Peygamberimiz (sav)’in, Mekke’den çıktıktan sonra arkadaşı ile birlikte gizlendiği bir mağaradaki sözleri tevekkülünün en güzel örneklerinden biridir. Ayette şöyle bildirilmektedir:
"… ikisi mağarada olduklarında arkadaşına şöyle diyordu: "Hüzne kapılma, elbette Allah bizimle beraberdir." Böylece Allah ona ‘huzur ve güvenlik duygusunu’ indirmişti, onu sizin görmediğiniz ordularla desteklemiş, inkar edenlerin de kelimesini (inkar çağrılarını) alçaltmıştı." (Tevbe Suresi, 40)
Peygamberimiz (sav) hangi koşullarda olursa olsun, daima Allah’a teslim olmuş, O’nun yarattığı herşeyde bir hayır ve güzellik olduğunu bilmiştir. Kuran’da Peygamberimiz (sav)’e, kavmine söylemesi bildirilen şu sözler de bu tevekkülün bir göstergesidir:
"Sana iyilik dokunursa, bu onları fenalaştırır, bir musibet isabet edince ise: "Biz önceden tedbirimizi almıştık" derler ve sevinç içinde dönüp giderler. De ki: Allah’ın bizim için yazdıkları dışında, bize kesinlikle hiçbir şey isabet etmez. O bizim Mevlamızdır. Ve müminler yalnızca Allah’a tevekkül etmelidirler."(Tevbe Suresi, 50-51)
Peygamberimiz (sav), tevekkülü ile tüm Müslümanlara örnek olmuş ve insanın Allah’tan gelecek birşeyi değiştirmeye asla güç yetiremeyeceğini şöyle hatırlatmıştır:
"Bir nefse takdir edilmiş şey mutlaka olur."
"… Bir şey isteyince Allah’tan iste. Yardım talep edeceksen Allah’tan yardım dile. Zira kullar, Allah’ın yazmadığı bir hususta sana faydalı olmak için biraraya gelseler, bu faydayı yapmaya muktedir olamazlar. Allah’ın yazmadığı bir zararı sana vermek için biraraya gelseler, buna da muktedir olamazlar."
Cevap: Allah’a Tevekkül Etmek
DemiR
O’na dayananın sırtı yere gelmez ama dayamaya sırt lazım!
Yanıt: Allah’a Tevekkül Etmek
esin-ti
< O’na dayananın sırtı yere gelmez ama dayamaya sırt lazım! >
çok güzel demişsiniz , Allah cc razı olsun..
Cevap: Allah’a Tevekkül Etmek
Hoca
TEVEKKÜL
Bir amaca ulaşabilmek için gerekli olan bütün tedbirleri aldiktan sonra Allah’a güvenmeye ve sonrasını Ona bırakmaya "Tevekkül" denir. Meselâ: Bir çiftçi önce tarlasını zamanında sürer, tohumu eker ve gerekli bütün yapım işlerini yapar, sonra da Allah’a tevekkül eder. Yani "Takdir ne ise o olur, ben üzerime düşeni yaptim" diyebilir. Yoksa bunlarin hiç birini yapmadan "kader ne ise öyle olur, ben Allah’a güveniyorum" demek, tevekkül değil tembelliktir.
Başka bir örnek daha verelim: Meselâ, bir öğrenci derslerine hiç çalışmadan "kaderim ne ise o olur, Allah dilerse sınıfımı geçerim" diyerek işi Allah’a bırakamaz. Böyle bir davranış hem Allah’a karşi gelmek olur, hem de kader inanci ile uyuşmaz. Halbuki önce derslere en iyi şekilde çalişmak, bütün konulari ögrenmek, işi ondan sonra Allah’a bırakmak, Onun yardımını dilemek gerekir ki, işte bu tevekkül olur.
kastamonu37
Hocam her araştırmayı yapıp her önlemi alıp sabahlara kadar dua ve namazlar ile Allah’a tevekkül eden bir kulun Allah’a sırtını dayadıkça başına gelmeyen iş kalmaması ve yinede bunlara rağmen Allah’a sığınıp dua ettikçe yinede hiçbir şey olmaması nedendir peki?
Öyle bir durumdayım ki hiçbir şekilde bu yaşıma kadar hiç zorluktan sonra bir kolaylık görmedim. Allah’ım sana sığındım diyip adım attığım hiçbir işte başarılı olmadım karşıma hiç hayırlı insanlar çıkmadı. Ama içki içen çırılçıplak gezen vs insanlar Allah’ın adını bile ağzına almazken her işleri rast gidiyor.
Ben her işimi Allah’a bırakmasaydım ameliyat olmaya cesaretim olmazdı nefes almadan da devam ederdim hayata Allah’ın adıyla cesaret edip en sonunda herşey geldi başıma yinede ağlaya ağlaya gece gündüz dua edebildiğim tek gerçek Allah başka dua edilecek yardım istenecek kimse yok bu bir gerçek ama tevekkül denen şey de herzaman yada her insanda işe yaramıyor dua gibi.
Yassıada
Herkese iyi günler dilerim. Böyle olmasından kurtulmam gerektiğini düşündüğüm bir durumdan sizlere bahsetmek istiyorum.
Tevekkül diye bir kavram vardır , o iş için elimizden geleni yamaya çalışır sonrasında da Allah’a dua edip ona teslim olmak gerekir. Ben bu konuda sıkıntı yaşıyorum. Çalışmalarım,emeklerim,gayretlerim tevekkül etmek için değil,adeta Allah’a karşı gelmek için oluyor. Kalbimde sonrasında Allah’a teslim olmak gibi duygularla yapmıyorum. Örneğin yapmam gereken bir iş var ama onu o an yapamam. Yapmayı unutmamak için kağıda not alıyorum ancak bunu Allah nasip ederse hatırlamamda vesile olur,ben yapabilmenin adımı için gayret gösterdim,yapmam yahut yapmamam Allah’ın nasip etmesine kalmış diyerek bir hatırlatıcı yazmıyorum,bunun yerine ”Allah yapmamamı nasip etmezse,unutursam ya,not alayım da yapayım.” duygularıyla hatırltıcı yazıyorum. Yahut o yapmam gereken işle ilgili bir şeyi resmen Allah yapmamı olur nasip etmeze,unutursam diyerek Allah’ın nasibine,kaderine karşı gelmek amacıyla gözümün önüne koyuyorum. Allah’a dayanma,yönelme,güvenme konusunda sıkıntılıyım . Resmen ona karşı geliyorum,ona karşı çıkıyorum,güya nasip etmemesini kaderini engellemeye çalışıyorum. O an o işi gerçekleştirecek olan Allah yahut gerçekleştirmeyecek olan O ,benim içinse gerçeklememesi kötü bir şey bu durumda Allah’ın gerçekleştirmemem ihtimaline karşı Allah’a önlem alıyorum resmen.
Bu tür duygu ve düşünceleri nasıl ardımda bırakabilirim? Şirk koşmuş olduğumu düşünüyorum.
Yassıada
Huzlı cevaplarsanız memnun olurum, kusura bakmayın. İyi günler.
vel Fecr
@Yassıada yardım almak istiyor musun, yoksa başka niyetle mi sordun ? evvela onu anlamamız lazım.
Yassıada
Nasıl yani? Bu durumda olmak istemiyorum, bunu söyleyebilirim. Yani nasıl bu durumdan kurtulurum?
Şem’a
Kardeş senin yazman bir tedbirdir hatta sünnettir. Bütün Müslümanlar bir işi unutmamak için not alırlar, nasip ise zaten hatırlayıp yerine getirecekler değilse olmaz bu normal bir durum
Allahın işine karışmak demek değildir.
Yassıada
Lakin bunu tedbir olsun diye yapmak var, içimden yazdığım gibi niyetlerin geçmesi var bir de… Benim çalışmalarım, tedbirlerin gayretlerim vs. "Allah nasip etmezse ya, dur yazayım da yaparım o zaman, Allah’ın nasip etmemesini de yaşamamış olurum. " düşüncesiyle.
imam
Bu düşünceler sana ait değil şeytanın vesveseleridir
vel Fecr
< Lakin bunu tedbir olsun diye yapmak var, içimden yazdığım gibi niyetlerin geçmesi var bir de… Benim çalışmalarım, tedbirlerin gayretlerim vs. "Allah nasip etmezse ya, dur yazayım da yaparım o zaman, Allah’ın nasip etmemesini de yaşamamış olurum. " düşüncesiyle. >
korkarak söylemeliyim ki, haşa Allah tealanın iradesini sorgular bir vaziyettesiniz, haşa onu imtihan etmeye çalışıyorsunuz. lütfen buradan çıkmaya çalışın.
insanda fıtratı gereği sağ ve sol şube bulunur. kim onlardan birinin peşine yönelirse o yol ona kolaylaşır.
insana düşen hayır yoluna doğru yönelmektir. sizin ve hepimizin yapması gerekende budur.
Şura 20; Kim âhiret kazancını isterse, onun kazancını artırırız. Kim de dünya kazancını isterse, ona da istediğinden veririz, fakat onun ahirette hiçbir payı yoktur.
burdan anlamamız gerekende aslında budur. kişi iradesini kuran ve sünnet çerçevesinde koymalıdır. boş gereksiz şeylerin peşinde ömrünü harcamamalıdır. ha ne kadar yapıyoruz o kişiye göre değişir.
bir kişi namaz kılmak için iradesini o yönde kullanırsa o yol ona kolaylaşır.
örn namaz vakti içinde bir misafirliğe veya dışarı çıcakken ona göre zamanını ayarlar. ona göre abdest alır. vs vs örnekler çoğalır. çünkü iradesinin merkezine farz olan namazını koymuştur ve o yönde iradesini kullanır. Allahta kuluna o namazı kolaylaştırır,
Resulullah (sav) buyurdular ki:
"Allah Teala Hazretleri diyor ki: Ben, kulumun benim hakkımda yaptığı zanna göreyim. O , beni zikretti mi onunla beraberim. Eğer o beni nefsinde zikrederse ben de onu onunkinden daha hayırlı bir cemaat içerisinde zikrederim. O bana bir karış yaklaşırsa ben ona bir zira yaklaşırım, o bana bir zira’ yaklaşırsa ben ona bir kulaç yaklaşırım. O bana yürüyerek gelirse ben ona koşarak giderim." [Buhari, Tevhid 50; Müslim, Zikr 2, (2675); Tirmizi, Da’avat 142, (3598)]
hayatının merkezinde islam olmayan kişide. şöyle bir şey der. bizde namaz kılmak istiyozda ee bize neden kolaylaşmıyor ?
soru kolay söz kolay ama o namaza gitmek için niyet eksik, hak üzere irade eksik.
kişi kuran ve sünnet çerçevesinde sebepleri yerine getirir ve Allahın dediğine yani kaza ve kadere iman eder.
çünkü salih akıllı bir müslüman hayatının her anının onun adına bir imtihan olduğunun bilincindedir.
bir hastalığı, günahlarıma kefarettir inş. diye tefekkür ettiğinde aslında hiçbirşey kaybetmediğinin aksine kazandığının farkına varır.
fiemanillah.
tevekkül etmek, tevekkul etmek, tevekkül etmek nedir