Medreselerde hangi dersler okutuluyordu?

Medreselerde hangi dersler okutuluyordu?

Hoca
Medreselerde hangi dersler okutuluyordu?

Medreseler çağın gerisindeydi diyen sol kırması kompleksli aydınlara, Prof.Dr. Musafa Ergün’ün Medreselerde okutulan dersler ve ders kitapları başlıklı makalesi, kimin çağın gerisinde olduğunu hatırlatıyor. Üzerinde çokça cümle kurulan meselelerden biri de Medreselerimiz. Peki, medreselerimiz çağın gerisinde mi kalmıştı? Ne tür dersler okutuluyordu? Afyon Kocatepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Mustafa Ergün’ün Medreselerde okutulan dersler ve ders kitapları başlıklı makalesi medreslerimize ışık tutuyor. Ergün, bilinenin aksine medreselerimizde Kur’an, fıkıh ve hadis gibi ilimlerin yanı sıra, matematik, fizik, tarih, coğrafya ve astronomi gibi ilimlerin de öğretildiğini ortaya koyuyor.

KUR’AN VE MATEMATİKBİR ARADA
Darü’l-Hilafeti’l-Âliye Medreseleri’nin ders programları ise daha da genişletilmişti. Burada öğretilen Almanca, Fransızca, İngilizce, Rusça gibi yabancı diller ve kimya, biyoloji, fizik, tarih, coğrafya ve felsefe gibi derslerle, günümüz okullarına taş çıkarılıyordu. İslam dünyasında yaygın bir bilimler sınıflandırması anlayışı vardı. Buna göre, bilimler ulûm-u aliye (alet ilimler veya ulûm-u cüz’iyye ) ile ulûm-u aliye (yüksek bilimler) diye ikiye ayrılıyordu diyen Ergün, makalesinde şöyle devam ediyor; Bu durumda sarf, nahiv, lûgat, hesap, hendese, mantık, belagat, tarih, coğrafya, felsefe vs. birinci gruba; Kur’an, hadis, fıkıh ve bunlarla ilgili diğer bilimler de ikinci gruba giriyordu.

DERSLER ÖZEL OLARAK BELİRLENİYORDU
Ergün, bazı medrese vakfiyelerinde, belirtilen pekçok husus arasında orada okutulacak dersler hakkında da şartlar koyulduğu bilgisini vererek; Niğde’deki Karamanoğlu Ali Bey Medresesi’nin vakfiyesinde; burada şer’î ve edebî bilimlerin okutulacağı, fıkıh ve usul-ü fıkıhın yanı sıra onbeş şer’î bilimin okutulacağı belirtiliyordu. Konya Karatay Medresesi vakfiyesinde, orada ders verecek müderrisin özellikleri sayılırken şeriat, hadis, tefsir, usul, furû’ ve hilaf bilimlerinde uzman olması isteniyordu ki, bu, orada okutulacak dersler hakkında bir fikir veriyordu. Sultan 2.Murad’ın Edirne’de yaptırdığı Darü’l-Hadîs’in vakfiyesinde de Şu da şartımdır ki, müderris medresede katiyen felsefî ilimlerle iştigal etmeyecektir. Orada müderris ders günlerinde hadis ilmi ve onunla ilgili diğer dersleri öğretecek ve onun öğrettiklerinden iadesi gerekenleri muîd tekrar edecektir denildiğini belirtiyor.

O derslerden bazıları şöyleydi;
Astronomi (Hey’et): Astronomi bilimleri içinde yıldız hareketlerinin izlendiği zîcler ve vakit hesaplaması (mıkat) ana konuları oluşturuyordu. Astronomi dersinde ders kitabı olarak Uluğ Bey, Mirim Çelebi, Usturlab ve Rubaiye gibi kitaplar okutuluyordu.

Fizik (Hikmet): Fizik çok önem verilen bir dersti. Bu derste Kadımir , Seyyid Mirzacan , Hikmetu’l-ayn ve Şerh-i Çağminî kitapları okutuluyordu.

Hesap ve hendese: Hesap dersinde Lemaî , Behaddin ( Risale-i Bahaiye ), Ramazan b. Celî , Abdürrahim ve Necmeddin adlarıyla tanınan kitaplar okutuluyordu.

Tıp: El-Mu’cez fi’t-Tıb: İbni Nefis’in kısaca Mucez diye bilinen bu kitabı, tıp alanında en çok okutulan ve üzerinde çalışma yapılan eserlerden biri idi. Bu eser Osmanlı alimlerinden Ahi Çelebi ( -1524) veya babası tarafından Türkçeye tercüme edilmişti.

Hat sanatı: Arap harflerinin yazım tekniklerinin öğretildiği dersler idi. Aklam-ı Sitte denilen altı meşhur yazı kalıbı en çok kullanılanı idi: sülüs, nesih, muhakkak, reyhanî, tevkî, rik’a.

Tasavvuf: Tasavvufî konular genelde medreselerde değil, tekke, zaviye, hankah ve dergahlarda veriliyordu. Ama gene de medreselerle tekkeler birbirinden çok kopuk değildi; dergahlarda ilmin temeli olan temel medrese dersleri verilirken, medreselerde müderris isterse aşağıda sayılacak tasavvufî eserlerden ders anlatılabiliyordu. Medreselerde ve dergahlarda ders konusu olan tasavvufî eserlerden en yaygın olarak kullanılanlar şunlardı: Muhyiddin-i Arabî’nin eserleri olan Fütuhat-ı Mekkiye ve Füsusu’l-Hikem , Nakşibendî-Halidî dergahlarında Hatm-i Hacegan-ı Kebir , Mektubat-ı İmam Rabbanî , Ahmed-i Cüzeyrî Divanı , Reşehat , Muhammet Masum Efendi Mektubatı , Risale-i Nakşibendiyye ; Mevlevî dergahlarında Mevlana’nın Mesnevi si ve ayrıca Avarifü’l-Mearif ile Kuşeyri Risalesi …

Sarf: Temel Arapça gramer bilimi dersidir. Sarf dersi içinde okutulan kitaplardan en meşhur olanları Emsile , Bina , Maksûd , İzzî , Merah ve Kafiye idi.

Nahiv: Arapça dilbilgisinin ikinci kademesi olan cümle yapısı ve kuruluşu ile ilgili konuların anlatıldığı bir dersti. Avamil, İzhar, Kafiye, Mugni’l-Lebib, Kavaidü’l-İ’rab, ed-Dürretü’l-Elfiyye ve Molla Cami gibi eser ve şerhler okunurdu.

Belagat: Bilim olarak düzgün ve yerinde konuşma sanatının kurallarını inceler. Kendi içinde Meanî, Beyan ve Bediî olarak üçe ayrılır.

Mantık: Mantık alanında medreselerde okutulan ders kitapları şunlardı: İsagoci , Kavli Ahmet , Fenarî , Kara Davut , İsfehanî’nin Şerh-i Tevali si, Seyyid İmad , Tehzib , Mirzacan Haşiyeleri, Kutbuddin , Şemsiye , Hüsam , Şerhi’l-Usam .

Kur’an-ı Kerim: Yüce kitabımızın her yönü ile öğretildiği ders.

Kıraat ve Tecvid: Kur’an-ı Kerim’in farklı okuma yorumlarının incelendiği derstir. 10 farklı yorum öğretilirdi.

Tefsir ve Usul-ü Tefsir: Kur’an-ı Kerim’in ayetlerini yorumlamak, özüne uygun olarak genişletmek ve müşkül yerlerini ve çok anlamlı kelimelerini dine uygun olarak açıklamak için öğretilen dersti. Tefsir alanının tartışılmaz iki kitabı Kadı Beydavi ve Keşşaf idi. Bunun yanında Celaleyn ve Begavî tefsirlerini okutanlar da vardı.

Kelam ve Akaid: Kelam, dinî inançları aklî deliller getirerek ispat etmeye, dinî konularda insan aklının ve ruhunun içine düşebileceği şüphelerden onları kurtarmaya çalışan bir bilim idi. Genelde Allah’ın zatı ile ilgili konularla ilgilendiği için, küfre düşmeden konuları tartıştırmak, şüphedekileri tam anlamıyla ikna etmek çok zor oluyordu. O nedenle her müderris bu dersi vermeye veya bu konuları işlemeye cesaret edemiyordu.

Hadis ve Usul-ü Hadis: Hadis, bir İslamî bilim olarak Peygamberimiz Hz. Muhammed’in söz, hareket, onaylama, hoş görme ve görmeme durumları ile onun özelliklerini inceleyen eserleri işaret ediyor.

Fıkıh ve Usul-ü Fıkıh: Medreselerin büyük çoğunluğunda fıkıh dersi vardı. Fıkıh en şerefli ve en üstün bilim olarak görülüyordu; çünkü helal ve haramın hükümlerinin verildiği bilimdi.

Mustafa R. Özgür-VAKİT


Cevap: Medreselerde hangi dersler okutuluyordu?

Birkereyemahsus
Ahmed-i Cüzeyrî Hazretlerinin Divanı’nı nereden bulabiliriz?


medresede okutulan dersler, medrese dersleri nelerdir, medreselerde okutulan dersler

Yorum yapın

1melek.com petinya.net Kompozisyon/ !function(){"use strict";if("querySelector"in document&&"addEventListener"in window){var e=document.body;e.addEventListener("mousedown",function(){e.classList.add("using-mouse")}),e.addEventListener("keydown",function(){e.classList.remove("using-mouse")})}}();