Münacat nedir Nasıl yapılır? Örneklerle Münacat
İnşirah
münacat ne demek kısaca
Niyazıma da Rahman ve Rahîm Rabbim’in ism-i celîliyle başlıyor ve O’nun inayetine sığınıyorum.
İlâhî, işlediğim hatalar ve günahlar ruhuma zillet urbası giydirdiler. Bir de Sen’den cüdâ düşünce kendimi bütün bütün meskenet libasının içinde buldum ve hadd ü hesaba gelmez, kocaman kocaman kabahatlerim hep kalbimi kararttılar.
Bahtına düştüm, ey biricik Matlûb’um, Maksûd’um, Mahbûb’um; ne olur, tevbemi kabul, kalbimi de ihya buyur! Andolsun ki, günahlarımı affedebilecek, yaralarımı sarıp tedavi edebilecek Sen’den başka hiçbir kimse bilmiyorum.
İşte yüce dergahına geldim; boyun büküyor, huzurunda kemerbeste-i ubûdiyet içinde elpençe divan duruyor, affına iltica ediyorum. Eğer beni kapından uzaklaştırırsan, ben gidip hangi kapıya sığınabilirim?! Şayet huzurundan kovacak olursan ben kimden sığınma talep edebilirim?!
Vah bana vah! Ne kadar utanılacak bir durumdayım. Yazıklar olsun bana, günahlara ne kadar dalmış, Rabbimin istemediği yerlerde ne kadar da çok dolaşmışım!
Ey en büyük günahları bile bağışlayan ve en büyük kusurları, eksikleri bile sarıp sarmalayan Rab! Sen’den, en kahredici günahlarımı bile bağışlayıp yok saymanı, yüzümün karası suçlarımı örtmeni, kıyamet gününde affının ve gufranının serinliğinden ve bağışlayıcılığının güzelliğinden mahrum etmemeni diliyorum.
Ya Rabbî ve ya İlâhî! Günahlarımı rahmet bulutlarınla ört; ayıplarımın üzerine de merhamet ve şefkat bulutlarını gönder!
İlâhî! Sahibinden kaçan bir köle döndüğü zaman sahibinden başka kime iltica edebilir ve yine sahibinin gazabından onu başka kim koruyabilir?!
Rabbim! Günahlara tevbe etmenin karşılığı gönülde(n) duyulan nedametse şayet, Sana yemin ederim, yapıp ettiklerimden bin kere, yüz bin kere pişmanım. İstiğfarda bulunup Sen’den bağışlanma dile(n)mek hataların defterden silinmesine bir yolsa şayet, ben yürekten istiğfarda bulunuyor, bu nâçar kulunu da yarlığayacağını ümid ediyorum. Evet, ümidim budur ve hoşnutluğunla gönlüme sürûr salacağın âna kadar da bu kapıyı asla terketmeyeceğim.
Allah’ım! Kudretin hakkı için tevbemi kabul buyur.. Sen Hâlîm’sin, affetmeyi seversin; beni de affet.. aczıma, zaafıma, çaresizliğime nigehbânsın; halime merhamet et!
Allah’ım! Kullarına afv u mağfiret kapılarını açan Sen’sin. Onu tevbe diye isimlendiren ve Ey mü’min kullarım! Samimi bir tevbe ile Rabbiniz’e teveccüh edin! diye emir veren ve davette bulunan da yine Sen’sin. Sen kapıları bu kadar açtıktan sonra, o kapıyı kullanıp dergahına iltica etmeyen gafillerin daha hiçbir mazereti olamaz.
Rabbim! Günahın çok çirkin olduğu ve Senin lûtuflarını idrak etmiş kapı kullarına, yaraşıp yakışmadığı muhakkak; fakat, affın, Sana çok yakıştığı da apaçık bir hakikat.
Rabbim! İsyan vadilerine yuvarlanıp sonra da yaptığı âsîliklerden dolayı tevbe kapısının tokmağına dokunan, sayılamayacak kadar hatasına, kusuruna ve günahlarına rağmen Sen’in rahmet, şefkat ve merhamet esintilerini hırz-ı cân ile bekleyen ve Sen’in, bütün bu recâ ve beklentilere lütf u keremle mukabelede bulunduğun ilk kişi ben değilim.
Ey ızdırar içerisinde hafakanlar yaşayan muzdarr kullarının niyazlarına icabet buyuran.. ey zararları kaldırıp telâfi eden.. ey iyilikleri karşılıksız ve en büyük olan.. ey gizli gizli cereyan eden işlere de nigehbân olan Yüceler Yücesi Allah’ım! Huzuruna sermayesiz geldim; nâçâr, Senin cömertliğine ve keremine sığınıyor, rahmet denizlerinden ben de hissedar olmak istiyorum. Dualarıma icabet buyur ve beni ümitlerimde, dileklerimde haybet ve hüsrana uğratma.. tevbe ile teveccühümü karşılıksız bırakma!
Ey merhametlilerin en merhametlisi Mevlâm! Bu bendene de lütf u ihsanla muamelede bulunup hata ve günahlarını affet, ne olur!..
münacat nedir kısaca
İnşirah
münacat nedir kısaca
Ey Kendisine iltica talebinde bulunanların koruyucusu ve himaye isteyenlerin hâmîsi! Ey helâke sürüklenenleri helâk olmaktan kurtaran.. muhtaç ve acınacak durumlara maruz kalanları koruyup kollayan.. düşkünlere her zaman merhamet nazarıyla bakan.. ızdırar içinde iki büklüm olanların gönüllerinden kopup gelen münacaatlarına cevap veren.. fakirleri iğnâ eden.. kırık kalbleri tamir eden, sarıp sarmalayan.. ümitsizliğe dûçar olanlara ümit kaynağı olan.. nusretiyle, gadr ve zulme uğramış mazlumların imdadına koşan.. korkuyla yaşayanların endişelerini izale buyuran.. tasası olanların kederlerini berteraf eden ve rahmet, re’fet ve şefkatine dehâlet edenleri görüp gözeten, muhafazası altına alan Yüce Rabbim!
Benim gibi bir çaresiz için Sen’in güç, kuvvet ve kereminden başka hangi şey bir sığınak olabilir!? Sen’in kudretinin himayesine girmezsem, beni başka kim koruyabilir!? Sen’in affın olmazsa, işlediğim onca günahın vebâlinden nasıl sıyrılabilir, Sen nazar-ı müsamaha ile bakmazsan, hatalarımın boynuma taktığı kementlerden nasıl kurtulabilirim!? Sen inayetinle imdadıma yetişmeden işlediğim kötülüklerin elemli akıbetinden kurtulmam mümkün olamaz. Yüce Mevlâm! Azabından şefkatine sığınıyorum; Sen, rahmet kapına dokunanlara kayıp yaşatmaz, onları hizlâna uğratmazsın. Yüce dergahına sığınanlara azap etmez, onları terkedilmişlik ızdırabıyla da karşı karşıya bırakmazsın.
Ey Rab! Rahmetinin vesâyetine sığınıyor, lûtfundan sürpriz ihsanlar bekliyoruz. Hem fakir, hem muhtaç, hem gidecek başka kapıları olmayan, hem âsî, hem âciz, hem gafil, hem cahil, hem alîl, hem zelîl, hem müsî’, hem müsinn, hem şakî olan, fakat gelip dergahına sığınan bu kaçkınları himayenden ve riayetinden mahrum bırakma! Sen’in sıyanetine dehalet ediyoruz; helâkimize sebebiyet verebilecek tehlikeli zeminlerden, kalb ve ruh hayatımız adına âfet sayılabilecek tavır ve davranışlardan bizi uzak tut.. dehrin musîbetlerine karşı muînimiz ol.. onlarla olan çetin imtihanlarda kaybetmemize müsaade etme.. üzerimize sağanak sağanak sekîne indir.. düşüp kaymadan, yalpa yapmadan, yan çizmeden, dünya ve ukba hayatımız adına aldanma sebebi olabilecek her türlü yanlışlıklardan bizleri koru, ey rahmet, re’fet ve merhamet sultanı olan Rabbimiz!
Münacat Nedir… Nasıl Yapılır.. ?
İnşirah
Münacat Nedir… Nasıl Yapılır.. ?
Allah’ım! Bir vecîbe olarak omuzlarıma yüklemeseydin, ben katiyen Sen’in zikrine teşebbüs edemezdim. Sen’i şânına layık şekilde zikretmeye güç yetiremeyeceğime göre nasıl teşebbüs edebilirdim ki! Ben nerede, Sen’i takdîs edecek biri olmak nerede!? Sen’in üzerimizdeki en büyük nimetlerinden biri hiç şüphesiz Yüce Zât’ını zikrini lisanlarımıza akıtman ve Sen’i tenzîh ü tesbîh edip, huzurunda dua dua yalvarmamıza müsaade etmiş olmandır. Sana bin kere, yüzbin kere, milyonlar kere şükürler olsun!- Rabbimiz, üzerimizdeki nimetini tamamla ve bize tenhada veya bir toplulukta, gece-gündüz, açık ve gizli, rahatlıkta-zorlukta hep Sen’in yâdınla oturup kalkmayı nasip et.. bizi hep dupduru, katışıksız amellerde kullan.. hata, kusur ve günahlarımızı da ince hesaba tabî tutma ve ne kadar varsa hepsini mağfiret buyur!
Allah’ım! Selim kalbler hep Sen’in sevdana tutulmuşlar, farklı farklı gönüller sadece Sen’in marifetin etrafında biraraya gelmişlerdir. Kalbler sadece Sen’i anmakla itmi’nan bulur, his ve heyecanlar da yalnızca Sana vâsıl olunca sükuna ererler. Her yerde sayısız lisanlarla tesbîh edilen Sen; bütün zamanlarda kendisine yönelinip ibadet ü tâatta bulunulan Sen; varlığına bir başlangıç ve son olmayıp her zaman varolan Mevcûd-u Ezelî Sen; çeşit çeşit dillerle kendisine dua dua yalvarılan Sen; bütün kalblerin tâzimle yâd ettiği de yine Sen’sin. Rabbim! Bu zamana gelene kadar zikrinden başka neyi lezzet zannetmişsem; ünsünden hariç hangi şeyde rahat bulduğumu düşünmüşsem, yakınlığının dışında neleri sürûr vesilesi addetmişsem ve Sana tâattan başka ne tür şeylerle meşgul olmuşsam, onların hepsinden dolayı tevbe ediyor, bağışlanma diliyorum.
Ya Rabbelâlemîn! Sen, Kur’an-ı Mübînin’de, Ey iman edenler! Rabbinizi çok çok zikredin! , O’nu sabah-akşam hep tesbîhlerle anın! , Siz kendi idrak ve gücünüz ölçüsünde Beni anın ki, daralıp sıkıştığınızda Ben de sizi anayım! buyuruyorsun. Sen’in bütün beyanların haktır ve biz hepsine Âmennâ ve saddeknâ! diyoruz. Bize zikrinden uzak kalmamamızı emrediyor ve ona karşılık şânına yaraşır bir şekilde bizi anmakla şereflendireceğini vaadediyorsun. Ey Zikredenlerin en Güzeli ve Merhametlilerin en Merhametlisi Rabbimiz! Biz Sen’i emrine muvafık bir tarzda zikretmeye gayret ettik ve etmeye de devam edeceğiz. Sen de, ne olur, va’d-i sübhânîni yerine getir ve sürûra susamış bu kapıkullarının gönüllerine bir nebze olsun ferahlık sal!
Münacat nedir, Münacat ne demek kısaca bilgi
İnşirah
Münacat nedir, Münacat ne demek kısaca bilgi
Ulu Allahımız! Lisanlar, celâline yaraşır şekilde Sen’i senâ etme hususunda tâkatsiz kaldılar. Akıllar, cemâlinin künhünü idrake kalkıştı fakat aciz düştüler. Gözler de aynı âkıbetle karşı karşıya kaldı ve Sen’in sübuhât-ı vechini müşahedeye güç yetiremediler. Hiç kimse Sen’i bilmeye, marifetine ermeye tam muktedir olamadı ve bilme peşinde olanlar bu husustaki acziyetlerini en büyük idrak bildiler.
Yücelerden Yüce Rabbimiz! Bizleri sadr u sinelerinde şevk ü heyecanın kök saldığı.. muhabbet hislerinin bir karasevda halinde kalblerinin bütününü sardığı.. tefekkürün kollarında derinleştikçe derinleşmiş.. kurbiyet payesiyle şereflendirilmiş.. mükâşefenin omuzlarında ilahî sırlara uyanmış.. muhabbet havuzundan kana kana içmiş.. öz’lerinde, saflığa, duruluğa ermiş.. gözlerindeki perde kalkmış.. imanın hazzını vicdanlarında tam hissetmiş.. bütün şek ve şüphelerden kurtulmuş.. gönülleri, Sen’i bilip bulmanın inşirahıyla dolup taşmış.. himmetlerini coşturmuş.. eksiksiz huzuru ve tastamam saadeti elde etmiş.. Hakk’ın muâmelesi gibi bir âb-ı hayat kaynağından kevserler içmiş.. iç’leri üns esintileriyle ayrı bir güzelliğe ulaşmış.. her türlü korkudan, endişeden emin kılınmış.. Rabb’e rücû ve teveccühle gönülleri itmi’nana ermiş.. ruhları yakîn zirvelerinde felâhı bulmuş ve dünya-âhiret pazarında, dünyayı verip âhireti almak sûretiyle pek kârlı bir ticarete muvaffak olmuş bahtiyar kullarından eyle!.
Rahmet ve Şefkat Sultanı Mevlâmız! Sen’in, zikrinle meşbû gönüllere saldığın ilhamlar ne kadar lezzetli, Gaybu’l-Guyûb olan Zât’ın istikametindeki nâmütenâhî seyr u sülûk (yolculuk) ne kadar tatlı, muhabbetinin tadı ne kadar hoş, kurbiyetinin gönüllere akıttığı esintiler de ne kadar zevklidir! Ne olur, bize, huzurdan kovulup uzaklaştırılmanın azabını tattırma ve bizi marifet erbabı has kullarının zümresine ilhak eyle!
İhsanına, rahmet ve merhametine sığınarak bunları Sen’den dileniyoruz, dualarımızı kabul buyur, ey azamet ve ululuk tahtının Sultanı ve ey lütf u keremiyle sevdiklerini umduklarına nâil eyleyen Merhametliler Merhametlisi Rabbimiz!
İnşirah
Tevhit (Münacat) Nedir?
Allah’ım! Kırıklarımı sadece Sen’in lütfun ve rahmetin sarıp sarmalayabilir. Beni fakirlikten kurtaracak bir şey varsa o da Sen’in keremin ve ihsanındır. Korkularım ancak Sen’den gelecek emn ü emanla kaybolup giderler. Beni zilletten kurtarıp azîz kılacak yegane güç de Sen’in saltanatındır. Umduklarıma bir tek Sen’in fazlınla nâil olabilir, taleplerimi de yalnızca Sen’in ucu bucağı olmayan hazinelerinden karşılayabilirim. Allah’ım! İhtiyaçlarımı giderebilecek Sen’den başka bir güç ve kuvvet sahibi yoktur. Sıkıntılarımı yalnız Sen’in rahmetin, zaruretlerimi de bir tek Sen’in re’fetin izale edebilir. Susuzluğumu ve içimdeki yangını ancak Sana mülâkî olmakla söndürebilir, aşk u şevkime teselliyi de yalnızca Sana münacaatta bulabilirim. Sen’in maiyyetine ermeden karardâde olabilmem mümkün değildir. Tasalarımı ve içimdeki harareti Sen’in rahmet ve şefkatinden başka izale edebilecek bir ilaç da bilmiyorum. Hastalıklarıma yalnız Sen’in rahmet tecellilerinde şifa bulabilir, gamımı, kederimi bir tek Sen’in kurbiyetinle giderebilirim. Yaralarımı da sadece Sen’in afv u safhın tedavi edebilir. Kalbimin üzerine bir tortu gibi çöken kesîf örtüleri Sen’in bağışlamanla kaldırabilir, sadrıma çöreklenen vesveseleri de yine Sen’in inayetinle defedebilirim.
Ey rahmetine ve merhametine nâil olup rıza ve rıdvanına ehil hale gelmek, kullarının en nihaî emeli, isteği, talebi, arzusu olan Sultanlar Sultanı Allah’ım! Ey salih kulların dostu.. korkuya kapılanların emn ü emânı.. zaruret içinde kıvranan gönüllerin ızdırarına icabette bulunan.. fakirliğe müptela olmuşları görüp gözeten.. dertlilerin dertlerine nezdinden dermanlar gönderen.. inayetiyle, yardım talebinde bulunanların imdadına koşan.. fakirlerin ve düşkünlerin ihtiyaçlarını gideren.. keremi bütün keremleri aşkın, merhameti de bütün merhamet hislerinin ötesinde ve hepsinin kaynağı olan Yüce Rabbim! Huzurunda boyun büküyor ve hâcâtımı Sana arz ediyorum. Tazarrum da, niyazım da başkasına/başkalarına değil yalnız ve yalnız Sanadır. Gönlümü rıdvanının serinliğiyle ferahlatmanı ve nimetlerini kesintisiz olarak devam ettirmeni istirham ediyorum. İşte huzurundayım.. kerem kapının önünde durdum.. nezd-i ulûhiyetinden geleceğini ümid ettiğim iyilik ve cömertlik esintilerine kendimi saldım.. Kitabın gibi sapasağlam bir ipe tutundum.. Dinin gibi asla zarar verilemeyecek bir kulpa sımsıkı sarıldım.
Ameli yok denecek kadar az, iki kelimeyi bir araya getirmeye bile tâkat getiremeyecek kadar da âciz bu abd-i zelîle, bu zavallı kuluna merhamet et! Bol nimetlerinden onu da nasiplendir.. hiçbir gölgenin kalmadığı o günde- onu da Kendi gölgene al, ey Kerîm, Cemîl, ve Erhamürrâhimîn olan Allah’ım!
İnşirah
Tazarru’nâme’den Münacat‘a Yakarış Üslubu
Allah’ım! Seni yüce şânına lâyık olarak bilebilmem için yine Sen’in re’fet, rahmet ve ümmetini azaba terketmeyecek olan rahmet nebîsi Habîbin’in şefaatine muhtacım; başka hiçbir vesilem ve tutunacak hiçbir dalım yoktur. Sen’den bu vesileleri, bağışlanmam ve rızana ermem için bir yol yapmanı dileniyorum. Ümitlerim Sen’in keremine tutundu; arzularım da yine Sen’in cömertliğine sığındılar. Rabbim! Bu arzularımı gerçekleştireceğini ümid ediyorum. Beni hep salih amellerde istihdam eyle ve işlerimin sonunu daima hayırlı kıl.. beni Cennetinin en güzel yerlerine yerleştireceğin, orada da sürpriz lütuflarınla sevindirip dostluğunla şereflendireceğin seçkin insanlardan eyle! Ey kereminden öte kerem, merhametinden öte merhamet olmayan.. ey yalnız kalmışların en güzel enîsi.. ey kovulmuşların en lütufkâr sığınağı! Ellerimi affın için kaldırıyor, avucumu da keremine açıyorum. Ne olur, ey dualarımı işiten Rabbim, beni mahrumiyetle geri çevirme ve haybet ve hüsrana maruz kalmakla imtihan etme!
Allah’ım! Sen’in muhabbetinin halâvetini, lezzetini tattıktan sonra daha kim başka arayışlara girer ve bir kere yakınlığının ünsüne erdikten sonra kim yüzünü başka şeylere çevirir!? Ya Rab! Bizleri de kurbiyetin ve dostluğun için seçtiğin.. gönüllerine sevgini yerleştirmekle şereflendirdiğin.. içlerine bir kor gibi Sana kavuşma iştiyakını attığın.. kazana rıza ufkunu gösterdiğin.. hoşnutluğunla mükafaatlandırdığın.. terkedilmişliğe bırakmadığın.. sadakat tahtına oturttuğun.. marifetinle donattığın.. kalblerini aşkınla yakıp tutuşturduğun.. bakışlarını mâsivadan tecrit edip bütün bütün Kendine yönelttiğin.. gönüllerini muhabbetinle doldurduğun.. nezdindeki güzelliklere karşı içlerinde rağbet uyandırdığın.. lisanlarını ve gönüllerini tesbîh ü zikirle zinetlendirdiğin.. hamd ü şükür yoluna sevkettiğin.. her an ibadet ü tâatla meşgul ettiğin.. salih amellere muvaffak kılmak suretiyle iyiler zümresine ilhak eylediğin.. vicdanlarına münacaatının hazzını duyurduğun ve adanmış insanlar haline getirdin makbul kullarından eyle!.
Rabbimiz! Yüce huzurunda tekrar tekrar yalvarıyor ve dualarımıza icabette bulunmanı istirham ediyoruz. Ne olur, bizleri de üzülmesi de sevinmesi de, neş’esi de inlemesi de Sen’in için (lillah, lieclillah, livechillah) olan.. azamet-i ilahiye karşısında alınları hep secdede.. hizmet-i imaniye ve Kur’aniye yolunda emre âmâde bulunan.. haşyetten gözyaşları ceyhun olmuş.. kalbleri muhabbet-i ilahiye ile dolmuş.. yürekleri ilahî heybet karşısında hep tir tir titreyen bahtiyarlar zümresine ilhak eyle!
Ey mukaddes envârını sevenlerinin gözlerine sürme yapan, Zâtî nurlarını marifet erbabının dupduru gönüllerine akıtan, müştak gönüllerin yegane arzusu ve muhabbet erlerinin en birinci ve asıl gayesi olan Rabbimiz! Sen’den, Sen’in sevgini, Sen’i sevenlerin sevgisini istiyor ve Sana kurbiyete vesile olabilecek bütün amelleri bize sevdirmeni diliyoruz. Bizi de kurb kahramanlarından eyle! Öyle aşkın bir sevgiyle içimizi donat ki, gönül pencerelerimizi Sen’in rızandan başka her şeye kapatalım ve öyle bir şevk ü iştiyakla ruhlarımızı doyur ki, Sen’in hoşnut olmadığın hiçbir şeye tenezzül etmeyelim. Bize de nazar-ı muhabbet ve nazar-ı merhametle bak.. bizden yüz çevirme ve bizi mesut ve bahtiyar insanlardan eyle, ey dualarımızı her zaman kabulle karşılayan Merhametliler Merhametlisi Rabbimiz!..
İnşirah
Bütün noksan sıfatlardan münezzeh ve topyekün kemâl vasıflarıyla mevsuf yüce Rabbimiz! Senin yol göstericiliğine sığınmayan gafil kimselerin düşe kalka yürüdükleri yollar ne kadar dar, dosdoğru yola hidayet buyurduğun bahtiyar insanların salına salına yürüdükleri yollar ise ne kadar açık ve ne kadar geniştir. Ya Rab! Sen’den bizi Sana ulaştıracak yollara, o yollar içinde de en kestirme olanına hidayet etmeni, uzakları yakın hale getirmeni, zorları da kolaylaştırmanı diliyoruz. Bizi de hep hoşnutluğun istikametinde koşturup duran.. ülfet ve ünsiyete mağlup olmayıp daima Senin kapının tokmağına dokunan.. gecelerin karanlığını ibadet ü tâatla aydınlığa çeviren.. Sen’in mehabetin karşısında yüreği her zaman kıpır kıpır olan.. beslenme kaynaklarını dupduru kıldığın, arzu ettikleri şeyleri is’af buyurduğun.. talep ettikleri payelere ulaştırdığın.. fazlınla ihtiyaçlarını giderdiğin.. sevginle gönüllerini doldurduğun ve yüce katından mâ-i zülâllerle doyurduğun kullarından eyle! O kullar ki, Sen’in inayetinle münâcatın lezzetine ermiş ve gözlerini diktikleri zirvelere doğru yürümeye muvaffak olmuşlardır.
Ey Kendisine teveccüh edenleri yalnız bırakmayıp fazlıyla sevindiren; zikrinden gafil bulunanlara rahmet ve re’fetle muamelede bulunan, Vedûd ve Atûf isimleriyle da kullarını cezbeden Allah’ım! Beni de nezdindeki lütuflardan en çok hissesi olan, yüce katında yüksek payelere ulaşmış, sadrı sinesi Sen’in muhabbet ve marifetinle meşbû bahtiyar kullardan eylemeni diliyorum! Rabbim! Himmetimi hizmetine, rağbetimi de Sana hasrettim. Yegane muradım Sen’sin; başkası değil. Gözlerim sadece Sana mülâkî olduğum gün aydın olacaktır. Aşkım da şevkim de, içimdeki hararet de sadece Sanadır ve yalnız Sen’in içindir. İhtiyacım da, muradım da Sen’in rıza ve rıdvanındır. Talebim komşuluğuna ermektir. Gayem yakınlığına mazhar olmaktır. Kalbim sadece Senin kapında gedâlık yapmak ve yalvarıp yakarmakla ünse erer ve rahat eder. Dertlerimin dermanı da, yanan sineme serinlik verecek ilaç da yine Sen’dedir. Tasalarımı giderip, sıkıntılarımı izale edecek biri varsa, o da yine Sen’sin!
Rabbim! Enîsim ol.. vahşetimi gider.. sürçmelerimi, tökezlemelerimi görmezden gel.. hatalarımı setret.. tevbemi kabul buyur.. dualarımı geri çevirme.. hiçbir elin ulaşamayacağı sıyanet fanusun içine al ve fakr u zarûretimi, havl ve kuvvetinle zenginleştir.. ümidimin sönüp gitmesine müsaade etme.. uzaklığın yakıp kavuran rüzgarlarına da terketme; ey Cennetlerin Sahibi, dünya ve ahiret her şeyim olan Rabbim!
İnşirah
Allahım! Peşi peşine gelen lütuflarına nasıl şükredebileceğim hususunda bütün bütün şaşkına döndüm. (Sana sonsuz defa hamd ü senâlar olsun!) Fazlın coşup coşup gelince Seni senâ etmekte bütün bütün âciz düştüm. Haddimin fevkınde o kadar çok nimetle serfiraz kıldın ki, nasıl hamdedeceğimi bilemez oldum. İnayetinle art arda öyle tecellîlerde bulundun ki, onlara şükürle mukâbele hususunda da hepten tâkatsiz kaldım.
Rabbim! İşte bunlar, Senin bir çağlayan gibi akıp akıp gelen nimetlerine karşı taksîratını, ihmalini, kadr ü kıymet bilmeyişini itiraf eden çaresiz bir mücrimin itiraflarıdır. Sana gelince Rabbim, Sen Raûf ü Rahîm, Berr ü Kerîm’sin. Kendine yönelenleri haybete uğratmaz, avluna sığınanları da kovup uzaklaştırmazsın. Bir dileği olanların kervanları hep Senin dergahında dururlar.. yardıma ihtiyacı bulunanlar Sen’in arsanda konaklarlar. Ne olur Allah’ım, bizi arzu ettiğimiz hususlarda haybet ve inkisara uğratma; ümitsizliğe düşürme!
Ey bütün mevcûdâtın yaratanı ve yaşatanı olan Ulu Sultanım! Sen’in nimetlerinin büyüklüğü yanında benim şükrüm pek küçük; ikramlarına karşı ettiğim senâ da çok cılız kaldı. Üzerimdeki iman urbası da, başımdaki izzet tâcı da, boynumda hep kalacak Sana ait gerdanlık da, kolye de hep Sen’in ihsan ve lütuflarının eseridir. Evet ya Rabbi! İhsanların o kadar hadsiz ki, onları saymaktan âcizim; değil tek tek saymak hepsini birden idrake bile güç yetiremiyorum. Senin şükrüne nasıl tâkat getirebilirim ki ben; Sana şükretmenin bile bir şükür borcu oluyor: Ne zaman ‘leke’l-hamd/hamd Sana’ desem, onun için de ayrıca bir ‘hamdolsun’ demem vacip oluyor.
Allah’ım! Biz yoktuk, kerem kılıp bizi Sen var ettin ve bugüne getirdin. Sen’den üzerimizdeki nimetlerini tamama erdirmeni, nikmetinden, azabından, gazabından da emin kılmanı diliyoruz. Bu muhtaç kapıkullarını iki cihan saadetinin en en âlâsı ve en güzeli ile sevindir. Altından kalkamayacağımız ağır imtihanlara tâbî tutmadığın için ve üzerimizden sağanak sağanak yağdırdığın nimetlerin için Sana sonsuz hamd ediyor ve hamdimizin rızana muvâfık, lütuflarının azametine de lâyık olacağını ümid ediyoruz, ey merhametine hudut olmayan, yüce ve kerîm Rabbimiz!
İnşirah
Allahım! Yol azığım az fakat Sana olan tevekkülüm çoktur. Cürmümün büyüklüğünü düşününce azabının korkusundan tir tir titriyorum ama reca duygusu ufkumu sarınca içime emn ü eman doluyor. Günah(lar)ım beni cezaya müstehak hale getirse de, affına olan itimadım kulağıma hep mükafaatının büyüklüğünü fısıldıyor. Gaflet, huzuruna varacağım gün için kayda değer bir hazırlık yapmama müsaade etmemiş olsa da, kereminin genişliğini ve sürpriz lütuflarını düşününce gözlerim ümitle parlıyor. Bin bir isyana, tuğyana dalmış olmam içime vahşet salsa da, gufranını ve rızanı bir armağan paketi halinde önüme koyuvereceğini düşünüyorum ve işte o zaman gönlüm üns esintileriyle coşuyor.
Rabbim! Zat’ından gelecek ziya tufanlarına, nur hüzmelerine, rahmet ve re’fet esintilerine itimad ediyor; bol ikramlarından, birbirinden güzel nimetlerinden istifade edebileceğim istikametindeki beklentilerimi gerçekleştirmeni ve beni de bir kurb/yakınlık eri olma pâyesiyle şereflendirmeni diliyorum.
Ya Rab! İşte huzurundayım ve kendimi Sen’in rahmet ve şefkat esintilerine salıyorum.. cömertliğinin ve lütuflarının enginliğine iltica ediyorum.. gazabından kaçıyor, hoşnutluğuna sığınıyorum; Sen’den yine Sana iltica ediyorum. Beni en güzel şekilde ödüllendireceğin hususundaki ümidim de tam, mevhîbelerine olan itimadım da tamdır. Görüp gözetmene ne kadar muhtaç olduğumu Sen daha iyi bilirsin, Rabbim!
Ey fazlı, keremi, hilmi ve affı bizim hayallerimize bile sığmayacak kadar engin olan Yüce Sultanım! Ne olur, tattırmakla yüzümüzü güldürdüğün nimetlerinin tamamina erdir.. gedâna bir kere keremkâne davrandıktan sonra artık keremini kesme.. hilminle muamele edip örttüğün günahlarımın üzerindeki örtüyü de bir daha kaldırma!
İlâhî! Dileklerimin yüce dergahında kabulü için yine Sen’in şefaatine dehâlet ediyor, azabından korunmak için Sen’in merhametine sığınıyorum. İhsanlarına karşı çok arzuluyum; nimetlerine nihayetsiz rağbetim var; lütuf sağanaklarınla sırılsıklam hâle geleceğim, inayet bulutlarınla gölgeleneceğim ânı gözlüyorum; kapını çalarak, dergahına teveccüh ederek, lütf u inayetine sığınarak, yüce katından bahşedeceğin en câzip lütufları avlamaya çalışarak, cemâline koşarak, azametin ve celâlin karşısında el-pençe divan durarak Sen’i, Sen’in rızanı talep ediyorum.
Ey merhametlilerin en merhametlisi olan Allah’ım! Bahtına düştüm, ne olur, bana istihkakım olan azap edilmek ve mahrumiyete maruz bırakılmakla değil, Sen’in şânın olan mağfiret ve rahmetle muâmelede bulun! Amin!..
İnşirah
Ey kulu Kendisinden bir talepte bulunduğu zaman yerine getiren.. umduğunda nezdindekilerle sevindiren.. yaklaşmak arzu ettiğinde kurb yollarını açan.. apaçık isyanlara düştüğü zaman bile o günahların üzerini kapatıp setreden ve tevekkülde bulunduğu zaman itimadını boşa çıkarmayıp ihtiyacını is’af buyuran Yüceler Yücesi Rab! Kulların arasında, Sen’in izzet ü ikramından istifade etmeyi gönülden dileyip de ona mazhar olamayan, Sen’in cömertliğinden hissedâr olmayı isteyip de nasibini alamayan kim vardır ki!? Öyleyse Sen beni de kapından boş geri çevirmezsin. Sen’den başka ihsanla mevsûf bir Mevlâ tanımıyorum ben. Bütün iyilikler Sen’den ve bütün rızık da Sen’in hazinende olunca ben gidip başka kimin kapısında bir şey umabilirim!? Bütün yaratıklar kapıkulların ve her şeyin dizgini de Sen’de olunca nasıl başkasından bir şey bekleyebilirim!? Sen ümid ettiklerimin kat kat ötesinde, beni fazlınla serfiraz kılmışken, benim Sen’den ümit kesmem hiç doğru olur mu!? Yoluna sımsıkı sarılmışken, Sen de beni benim gibi âcizlere muhtaç etmezsin, değil mi!?
Ey rahmetine sarılanların doğru yolu bulup saadete erdikleri ve tevbe ile kapısına yönelenlerin (g)azaba maruz kalmadıkları Sultanlar Sultanı! Sen bana unutma muamelesi yapmadığın sürece ben Sen’i nasıl unutabilir ve Sen her halime nigehbân olduğun halde ben nasıl lağv ü lehviyâta dalabilirim!? Hâşâ ya Rabbi hâşâ!..
İlâhî! Başkalarına bâr olmayı ar sayıyor ve ellerimi sadece Sen’in hazinenden lutfedilecek şeylere açıyor, emelimi de yalnız Sen’in ihsanına bağlıyorum. Ya Rab! Beni hâlis tevhide ulaştır ve gönülleri tertemiz kullarının zümresine kat! Ey dergahı bütün kaçkınların sığınağı.. ey rahmeti bütün tâliplerin recâsı.. dilekte bulunulanların en hayırlısı.. kendisinden bir şey istenilenlerin en kerîmi, en cömerdi! Ey dileyenlerin dileklerini geri çevirmeyen.. ümit besleyenleri haybet ve hüsrana uğratmayan.. dua dua yalvaran herkese kapısı açık olan.. el açıp, ‘Amin!’ diyenlerle arasındaki hicabı kaldıran Rabbim! Keremine sığınıyor, lütuflarınla yüzümü güldürmeni dileniyor; recâ hislerime mukabelede bulunarak kalbimi itmi’nanla doldurmanı, dünyanın bütün musîbetlerini gözümde bir hiç seviyesine düşürecek ve Sen’inle aramdaki perdeleri kaldırıp basîret ufkumu açacak kadar da yakînimi ziyadeleştirmeni diliyorum.
Rabbim, rahmetinin vesâyetine sığınıyor, lütfundan sürpriz inayetler bekliyorum. Dualarıma icabet buyur ve bu aciz, muhtaç kulunu haybet ve hüsrana uğratma!
İnşirah
Münacat Duaları Nelerdir?
Ya İlâhî ve ya Rabbî! Sana iman etmiş bu kuluna azap mı edeceksin!? Sana gönlünü veren bu muhtaç gedâyı uzaklığın yakıcı ateşine mi maruz bırakacaksın!? Düşmüş kalkmış ama gelip af talebinde bulunmuş bu zavallıyı hizlâna mı uğratacaksın!? Günahlarını ancak Sen’in rahmet ve merhamet deryalarının eritebileceği bu âcizi aff u safhından mahrum mu bırakacaksın!? Hâşâ ya Rabbi hâşâ, kapına dayanmış, ihtiyacını, ızdırarını arzetmiş bir muhtacı eli avucu boş geri çevirmek Sen’in keremine yakışmaz. Olamaz, annem şakî olayım diye beni dünyaya getirmiş olamaz; hayatımı günahların ve isyanların elemleri perişan etsin diye beni yetiştirmiş de olamaz! Ah keşke bir bilebilseydim ismimi saîdler defterine kaydettiğini; kurbuna ve civarına mazhar kıldığını! Keşke bilebilseydim de gözlerim sürurla, gönlüm de itmi’nanla dolaydı!
Allah’ım! Azametine karşı secde etmiş yüzleri karartır mısın Sen hiç!? Medh ü senâlarla hep yüce zâtının ululuğunu dillendirip durmuş dilleri ebkem bırakır mısın!? Sen’in sevginin boyasıyla boyanmış kalbleri mühürler misin!? Sen’in zikrinin lezzetiyle dolup dolup taşmış kulakları sağır hale getirir misin!? Rahmet ve şefkatine nâil olabilme recasıyla hep semaya kalkmış ellere kelepçe vurur musun? İbâdet ü tâata râm olmuş bedenleri cezalandırır mısın ya da Sen’in Dinine, Kitabına, Rasûlüne hizmet için koşturup durmuş ayakları incitir misin Sen hiç!?
Allah’ım! Rab olarak sadece Sen’i bilip Sen’i tanıyan kullarının yüzüne, ne olur, rahmet kapılarını kapama! Hayır ya Rabbi hayır, Sen tevhid inancıyla azîz eylediğin yürekleri Sen’den uzak kalmanın zilletine dûçar kılmaz ve Sen’in muhabbetinle meşbû gönülleri Cehennem ateşine maruz bırakmazsın. Allah’ım! Azabının ve gazabının eleminden beni koru! Ya Hannan, ya Mennan, ya Rahîm, ya Rahman, ya Cebbar, ya Kahhar, ya Settar, ya Gaffar, eşrârın (kötü kimseler) kim, ahyârın (iyi kimseler) kim olduğunun gün gibi açığa çıkacağı.. hesap endişesinden ellerin ayakların titreyeceği.. ömrünü ihsanla değerlendirmiş yiğitlerin kurbiyete mazhar kılınacağı.. hayatını isâet (kötülük)le heder etmiş kem talihlerin de uzaklığa maruz bırakılacağı.. herkes dünya hayatındayken her ne işlemişse karşısına tastamam çıkarılacağı ve hiçbir kimsenin zerre ağırlığınca haksızlığa uğratılmayacağı , o şedîd günde beni Cehennem azabından ve rezil rüsvay olmaktan muhafaza buyur!.
İnşirah
Allah’ım! Kötülüğe sevketmekten, hatalara koş(tur)maktan, isyanlara dal(dır)maktan, helâke götüren yollara sap(tır)maktan ve beni Sen’in nezdinde mahlûkatın en seviyesizi durumuna sokmak için çabalayıp durmaktan bıkıp usanmayan.. sayısız kusurlara bulaşmış.. bitip tükenmek bilmeyen emellerin peşinde durmadan koşan.. başı derde düştü mü sızlanıp duran.. hayırlı bir işe muvaffak olduğunda onu kendinden bilen ve paylaşmaya hiç yanaşmayan.. bütün mâlâyâniyata meyyâl.. gaflet ve nisyanla âlûde.. fırsat buldu mu günaha girmekte saniye fevtetmeyen.. tevbeye gelince erteledikçe erteleyen… şu nefs-i emmâremi Sana şikayet ediyorum.
İlahî! Beni dalâlet vadilerine sürüklemek isteyen insî ve cinnî düşmanlarımı; sürekli aklımı çelmek.. zihnimi vesveselere boğmak.. kalbimi şüphelerle çepeçevre kuşatmak.. hevâ ve heveslerinin peşinde koşturmak.. geçici dünya hayatını süslü gösterip ibadet ü taatıma ve Sana yakınlaşmama manî olmak için didinip duran şeytan(lar)ı da yine Sana şikayet ediyorum.
Rabbim! Türlü türlü vesveselere esir olmuş, kaskatı kesilmiş, paslanmış ve bütün bütün kararmaya yüz tutmuş kalbimi; haşyet nedir, gözyaşı nedir unutmuş ve bütün bütün kurumaya yüz tutmuş; kendine dünyalık eğlence arayıp duran gözlerimi de yine Sana şikayet ediyorum. Sen yegane güç ve kuvvet Sahibisin ve benim gibi bir âciz için Sen’in havl ve kuvvetinden başka hiçbir dayanak yoktur. Dünyanın câzibedâr güzelliklerinin ağına düşmekten de beni sadece Sen sıyanet edebilirsin.
Ya Rab! Sen’in hikmetine ve meşîetine dehâlet ediyor ve bana sadece lütfunla muamelede bulunmanı istirham ediyorum. Ne olur, beni fitnelere hedef olmaktan koru.. düşmanlık besleyenlere karşı yardımcım ol.. utanç sebebi ayıplarımı setret.. belalardan muhafaza buyur.. masiyetlere düşmeme de fırsat verme!.
Rahmetine sığınıyorum ey Merhametlilerin en Merhametlisi Rabbim! Ne olur, dualarımı kabul buyur.
kaynak: el-Kulûbü’d-Dâria
imam
Münacat Duaları Nelerdir?
Dualar birbirinden güzelllerdir " Münacat Duaları " isimli bir kitap var Havva hanımın onu alabilirsiniz. Yada Birbirinden güzel Münacat Dualarını konumuzda ve yorumlarda bulabilirsiniz.
Kitap Açıklaması :
Münacat Duaları Nelerdir?
Kısa sürede 5’inci baskıya ulaşan "MÜNACAT DUALARI" maddi ve manevi
hastalıklara Peygamberimiz (SallAllahu Aleyhi ve Sellem) ve Allah
dostlarının diliyle edilen dualarını içine alan bir eserdir. Bu duadan
bazıları afet duaları, mahkeme için, şeker, sedef ve felç hastalıkları için
fakirlik ve sıkıntıdan kurtulmak için olan dualardır. Daha bir çok duaların
bulunduğu bu eseri maddi ve manevi her türlü istek, sıkıntı ve dertlerinize
Allah’ın izni ile çare olmaya vesile olabilecek nitelikte hazırlamaya gayret
ettik. Gayret bizden tevfik Allah’tandır.
Varsayılan Dua MüNaCaT
Ey varlığına son olmayan yüce yaradanım.Ey bütün noksanlıklardan uzak ve münezzeh olan Rabbim.Ey yoktan var eden ,ey koruyan,gözeten,rızıklandıran ve bizim hakkımızda istediğini takdir edebilecek olan ulu Allah’ım.
Verdiğin nimetler için ,varlığım için,islam dininden olduğum için,sağlığım için,bana ihsan etmiş olduğun sayamıyacak kadar çok nimet için sana sayısız hamd olsun.
Adı güzel kendi güzel Resulüne salat ü selam olsun.
Rabbim,beni razı olduklarının arasına kat.Bana hayır kapıları aç,dilimi çöz, gönlümü genişlet,bana ümmetinin hayırlılarına verdiğin nimetlerden ver.
Girdiğim yere hayırla girmek, çıktığım yerden hayırla çıkmak nasip et.Şaşırtma ,düşürtme, yanıltma ya ALLAH.
Beni elinden dilinden hiç kimsenin zarar görmediği kullarından eyle.
Öldükten sonra arkasında bir sürü şer bırakanlardan etme beni.
Beni hayırla anılanlardan ,senin hoşnut olduğun bahtiyarlardan eyle.İşlediğim günahları affet, çünkü ben senin kulunum.Ben hatalarımdan dolayı senden af dileyebilirim ancak.
Beni nefsimle baş başa bırakma.Ben kendimi korumaya güç yetiremem ALLAH’IM, BENİ SEN KORU, SEN GÖZET.
yaşamımı ve ölümümü benim için hayırlı kıl.Ölümü bana kolaylaştır.Kabrimi aydınlat yüce Allah’ım.Bana hayır işlemek için ,kullarına iyilik yapmak için, bana daha çok ibadet ve taatte bulunmak için fırsat ver.Sana sığınırım rızan olmayan her şeyden.Şüphesiz sen her şeyin en doğrusunu bilirsin.
Amin,amin,amin
Münacaat…
Ya Rabbî ve ya Rabbe’s Semâvâtı Ve’l Aradîn! Ya Hâlikî ve yâ Hâlık-ı Külli Şey!
Gökleri yıldızlariyle,
zemini müştemilâtıyle
ve bütün mahlûkatı bütün keyfiyâtıyle teshir eden kudretinin ve iradetinin ve hikmetinin ve hâkimiyetinin ve rahmetinin hakkı için, nefsimi bana musahhar eyle! Ve matlubumu bana musahhar kıl! Kur’âna ve îmana hizmet için, insanların kalblerini R.N.K. hakkatlerine
musahhar yap! Ve bana ve ihvânıma, îman-ı kâmil ve hüsn-ü hâtime ver.
Hazret-i Mûsa Aleyhisselâm’a denizi ve
Hazret-i İbrahim Aleyhisselâm’a ateşi ve
Hazret-i Davud Aleyhisselâm’a dağı, demiri ve
Hazret-i Süleyman Aleyhisselâm’a cinni ve insi ve
Hazret-i Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâm’a şems ve kamer’i teshir ettiğin gibi,
Hakaika kalbleri ve akılları musahhar kıl!..
Ve beni ve Kardeşlerimi, nefis ve şeytanın şerrinden ve kabir azabından ve Cehennem ateşinden muhafaza eyle ve Cennet-ül Firdevs’te mes’ud kıl! Âmîn, âmîn, âmîn!..
Kur’ân’dan ve münâcât-ı Nebeviye olan Cevşen-ül Kebir’den aldığım bu dersimi, bir ibâdet-i tefekküriye olarak, Rabb-ı Rahîmimin dergâhına arzetmekte kusur etmişsem; kusurumun afvı için Kur’ânı ve Cevşen-ül Kebîr’i şefaatçı ederek rahmetinden afvımı niyaz ediyorum.
münacat duası nasıl yapılır, münacat duaları, münacat duaları nedir